Sıradışı Aşk Sözleri, Sıradışı sözler tumblr, Derin aşk sözleri, Kisa ask sözleri, Yazarların aşk sözleri, Huzur aşk sözleri, Aşk sitemli sözler, Yazar sevgi sözleri, Aşk dolu sözler
5 saniye sarılsa, 5 sene daha severim haberi yok.
Aşk dudaklarda kahkaha değil, gözlerdeki yaştır. Maksat sevgi uğrunda ölmek değil, uğrunda ölecek sevgili bulmaktır.
Olsun be aldırma. Yaradan yardır sanma ki zalimin ettiği kârdır, mazlumun ahi indirir sahi. Her şeyin bir vakti vardır!
Papatya kalpli sevgilim, kalbini kelebekler öpsün.
Zaten ağırlık yapıyordu. Aklımı başımdan aldığın iyi oldu.
Senin suçun yok ‘hayat’ ben buraya zaten ‘elveda’ demeye geldim.
Uyuma ya konuşalım diyen biri olsaydı hayat belki de daha güzel olabilirdi.
Yetimhanede yaşayan küçük bedenlerin, ranzalarına yazdıkları “anne kelimesi kadar masum olmalı aşk.
Sanki hiç pişman olmamışım gibi, hayat karşıma ‘seni pişman ederim ‘diyenleri çıkartıyor.
Küçükken annem, yerde ekmek görünce: Yükseğe koy kuşlar yer derdi. Sevdiklerimizi hep yüksekte tuttuk, acaba kuşlar mı yedi?
Bir gün öyle çok sevmeliyim ki sonsuza dek içimde kalmalı, karşımdaki insan karşı koyamamalı. Bir gün öyle çok sevmeliyim ki beni yaktıklarında bile kalbim sapasağlam kalmalı. Bu sevgiden utanmamalı, bu sevgiyi boşa harcamamalı.
Gönlümün değdiği her gönülde biraz hüzün, biraz haklılık ve biraz kızgınlık var. Hatalarla, sevaplar arasında koca koca sütunlar. Tövbeyi diline, affetmeyi kendine bırakan insanlar. Sevdiklerime bakan gözlerimde incinen dostluklar.
Okyanusta ölmez de insan, gider bir kaşık sevdada boğulur.
Sevgili tek olandır. Gelişin de gidişin de onadır.
Herkes kaybettiği kadar içecekse. O masadan en son ben kalkarım!
Sen benim gökyüzüne gönderdiğim duamın yeryüzündeki cevabısın.
Sen benim yıldız kayarken tuttuğum dilek değil, ezan okunurken ettiğim duamsın.
Kanaya kanaya iyileşir bazı yaralar. Aşk gibi, ihanet gibi, yalnızlık gibi… Geç olur, güç olur ama sonunda mutlaka olur.
Yakınlık, uzaklıktan daha sıkıntılıdır. Çünkü her yakınlıkta kaybetme korkusu, uzaklıkta ise kavuşma ümidi vardır.
Adam gibi sevmelerin yasaklandığı bir yerde, ne kadar seversen o kadar acı çekersin. Sonra mı? Çektiğin acıyla kalırsın işte.
Biz kimleriz diye sorma, biz hayata boş vermişlerdeniz. Bize hayat nedir diye sorma, biz hayat deryasında yüzenlerdeniz. Bizi arama lüks meyhanelerde, biz dost şarabı içenlerdeniz. Bize dost, arkadaş nedir diye sorma, biz onlar için ölüme gidenlerdeniz.
Artık hep hayal ettiğimiz yeni bir başlangıcı değil; hiç düşünmediğimiz mutlu bir sonu istemeliyiz.
Üşüdüğümüzde camı kapatmak kadar kolay olsaydı keşke, sevilmediğimizi anladığımızda o kişiye yüreğimizi kapatmak
İçin ağlasa da kim duyar seni? Kim anlar dışarıdan olup biteni? Leyla’nın yüzünü görenler bilir: Mecnun’un kalbine batan dikeni!
Ne gördüğüm papatya bembeyazmış, ne de çamur dediğim kötü kokarmış. Basit sınıflamalar arasında karmaşıklaşan kurgularım, meğer pek de yavanmış.
Sevenler en sonunda bir yerlerde buluşmazlar. Onlar en başından beri birbirlerinin içindedirler.
Affetmekten vazgeçtim, dolayısıyla kızmaktan. Her mahkemede masumiyetimi bileylemekten vazgeçtim. Haklılık, bir kibir yumağından başka nedir ki. Ve suçluluk daha çok kulluk değil mi?
Sen istediğin kadar unutacağım diye uğraş, nasılsa bir şarkı çalar kulağına bir yerlerden ve tekrar hatırlarsın.
İlham perisi kaçmış şair gibiyim. Kalemim söz değil, yüreğim sensizlik yazıyor.
Bir çift göze aşık ve diğer bütün gözlere körüm
Belki de hayatımızı değiştirecek insanlar yolda yürürken sessiz sedasız geçmişlerdir yanımızdan.
Allah’ım beni öyle bir sonbahar ayazı öldür ki, sevdiğim mezarıma koyacak tek bir gül bile bulamazsın.
Bu dünya yalancı bir dünyadır, gözleri görmeyen asık olandır, gördüklerimizin hepsi yalandır, Allah’ ım bu yolcuyu uyandır.
Sabahları seninle doğar içimdeki güneşin, gülücüklerinle sıcaklığımı arttırır ve batmazcasına daha çok ısınırım. Kaynağı sevgi olan ne batar ki hayatta?
Başını göğsüme yasladığında tek bir düşmanım var. Geçip giden zaman.
Onunla ne zaman lades oynasak hep o kazandı. Kalbimdeyken nasıl aklımda derdim.
Aşkın dili duadır. Her dua sevgiliye yazılmış bir aşk mektubu gibi olmalıdır.
Olur da bir gün mesafeleri aşıp bana gelirsen, yüreğinde rengarenk açan aşk ile gel. Şems-i Tebrizi
Sen; en güzel şiirlerin bile kuramadığı kafiyesin.